11 Haziran 2023 Pazar
Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay Milletvekili seçilmesine rağmen tutukluluğu devam eden avukat Can Atalay için Hatay Baro Başkanı Avukat Hüseyin Cihat Açıkalın ile İstanbul Barosu Başkanı Avukat Filiz Saraç, açıklama yaparak Can Atalay’ın serbest bırakılmasını istedi.
“YASAMA FAALİYETLERİNE KATILMASININ SAĞLANMASI ÇAĞRIMIZDIR”
Hatay Baro Başkanı Açıkalın açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan genel seçimlerde Hatay bölgesinden milletvekili seçilen değerli meslektaşımız Sayın Şerafettin Can Atalay’ın mazbatasını almasıyla beraber kazandığı milletvekilliği statüsü yasama faaliyetlerine de katılmasını zorunlu kılmaktadır. Anayasanın amir hükümleri, ilgili yasaların bu konudaki açık ve amir hükümleri karşısında bir an önce tahliye edilmesi ve yasama faaliyetlerine katılmasının sağlanması çağrımızdır, talebimizdir.”
“YEMİN TÖRENİNE HUKUKA AYKIRI BİR ŞEKİLDE KATILAMADI”
Barosu Başkanı Avukat Filiz Saraç ise Atalay’ın tutukluluğunun devam etmesinin hem Anayasa hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu belirterek şöyle konuştu:
* “28. dönem milletvekili genel seçimlerinin sonuçlarını içeren ve 30 Mayıs 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 14 Mayıs 2023 tarihli kararda yargılanmakta olduğu bir karar nedeniyle tutuklu bulunan İstanbul Barosu üyemiz Avukat Şerafettin Can Atalay’ın Hatay ile seçim çevresi sonuçları uyarınca milletvekili olduğu kesinleşmiştir.
* Buna rağmen meslektaşımız, avukatları aracılığıyla milletvekilliği mazbatasını almış olmasına rağmen 2 Haziran 2023 tarihi itibariyle TBMM’de yapılan yemin törenine hukuka aykırı bir şekilde katılamamıştır. Anayasamızın yasama dokunulmazlığı başlıklı 83 maddesinin ikinci fıkrası, ‘seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz’ şeklindedir.
* Aynı şekilde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 1 numaralı protokolünü serbest seçim hakkı başlıklı üçüncü maddesi bağlamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarında vurgulandığı üzere sözleşmedeki taraf devletler, bireyin seçimlerde aday olma ve seçildikten sonra milletvekili olarak görevlerini icra etme hakkını güvence altına almakla yükümlüdürler.
“YASAMA GÖREVİNİ YERİNE GETİRMESİNİN YOLU AÇILMALIDIR”
* İstanbul Barosu üyesi Avukat Can Atalay’ın seçilmiş bir milletvekili olarak yasama faaliyetlerine derhal katılmasının önündeki engellerin kaldırılması, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile koruma altında olan seçme ve seçilme hakkının gereğidir. Bunun yanında AHİM içtihatları, Yargıtay ve Anayasa içtihatları doğrultusunda meslektaşımızın, seçmenlerin iradesi doğrultusunda yasama görevini yerine getirmesinin yolunun açılması gerekmektedir. CMK 105 uyarınca yetkililerin bu konudaki görevlerinin gereğini yerine getirmeleri ise demokratik hukuk devletinin gereğidir.”
Ziraat Türkiye Kupası finalinde yarın Fenerbahçe ile karşılaşacak Medipol Başakşehir’in teknik direktörü Emre Belözoğlu, “Yarın bu finali kazanmak ve takımımızı tekrar Avrupa kupasına götürmek istiyoruz.” dedi.
Belözoğlu, müsabakanın oynanacağı Gürsel Aksel Stadı’nda Fenerbahçe Teknik Direktörü Jorge Jesus’la ortak basın toplantısına katıldı.
Konuşmasına Ankara’daki Makine ve Kimya Endüstrisi Roket ve Patlayıcı Fabrikası’nda yaşanan patlamada şehit olan işçilere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır dileyerek başlayan Belözoğlu, final maçının kendileri için çok önemli olduğunu söyledi.
Belözoğlu, Avrupa kupalarına katılmanın kulübün genlerinde bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Geçen sene geldiğimizden bu yana takımdaki bütün kardeşlerime, arkadaşlarımla beraber önemli işler başardık. Yarın bu finali kazanmak ve takımımızı tekrar Avrupa kupasına götürmek istiyoruz. Bunu yapabilecek güçte olduğumuzu düşünüyorum. Rakibimiz zaten söylememe gerek yok, çünkü çok büyük bir kulüp. Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu. Ben de her zaman farklı yerde olan bir kulüp, bir camia. Önemli olan dostça, sahada hak edenin kazandığı bir maç olması. Yarın keyifli bir maç olacak, her iki takımımız için zor maç olacak. İnşallah kazanan taraf biz oluruz.”
Rakiplerine ve Fenerbahçe Teknik Direktörü Jesus’a saygı duyduklarını kaydeden Belözoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Son dönemde bence yukarıya doğru giden bir performansımızın olduğunu düşünüyorum. Rakibin çok güçlü yönleri var, her takımın olduğu gibi eksik yönleri var. Elimden geldiğince takımımızı bu şekilde hazırlamaya çalıştım. İki takım için de kolay maç olmayacak. Fenerbahçe’nin çok iyi kadrosu, çok değerli oyuncuları var. Biz de son dönemde gerçekten iyi işler yapıyoruz.”
Belözoğlu, Fenerbahçe’de takım kaptanı olarak Türkiye Kupası’nı kazandığını hatırlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Fenerbahçe güçlü bir takım ama biz de iyi bir takımız. Biz de güçlü bir takımız, güçlü yönlerimiz var. Her iki takımın oyuncuların motive olması gereken üç tane kupa var ülkemizde. Bir tanesini Galatasaray kazandı, iki kupa hala boşta duruyor. Bu iki kupayı kazanabilecek iki takım var. Birisi Fenerbahçe, birisi biz. Bizim hedefimiz Avrupa kupalarına katılmak. Bu maçı kazanıp ve sonrasında Süper Kupa’yı da kazanmak. İki takım oyuncuları da bence böyle düşünürse çok keyifli bir maç ortaya çıkacaktır.” (AA)
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jorge Jesus, Türkiye Kupası finalinin oynanacağı Gürsel Aksel Stadı’nda Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Emre Belözoğlu ile ortak basın toplantısında yaptığı değerlendirmede, Türkiye Kupası’nın her kulüp ve her taraftar için çok değerli ve önemli bir kupa olduğunu söyledi.
Türkiye’nin bu tarz finaller oynamak için çok güzel statlarının olduğunu kaydeden Jesus, şöyle konuştu:
“Umarım çok güzel bir maç olur, çok güzel bir atmosfer olur. Rakibimiz de kupayı kazanmak istiyor. Tıpkı bizim gibi ki normal. Çünkü bu bir final maçı. Umarım takımım kupayı kazanabilmek için iyi bir performans sergiler. Fenerbahçe 8 senedir hiçbir kupa alamıyor, bu yüzden hepimiz elimizden geleni yapıp maçı kazanmak istiyoruz.”
“ŞANSIMIZI GERÇEĞE ÇEVİRMEK İSTİYORUZ”
Jesus, takım olarak uzun süreden beri kupa almamanın bir baskı yarattığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özellikle Başakşehir’le kıyasladığımız zaman bizim üzerimizde baskı yaratıyordur ama hem teknik direktör olarak benim hem oyuncularımın, bizim görevimiz, sorumluluğumuz bunun üstesinden gelebilmek. Bu durumda aslında Fenerbahçe tarihinin dinamiklerinin bir sonucu. Bunlara da hazır olmamız gerekiyor. Yarın bizim için önemli bir maç. Sezon içerisinde ilginç ve güzel şeyler başardık ama istediğimiz sonucu alamadık ligde, yarın kupayı kazanmak istiyoruz. Oyuncularım çok heyecanlı ve motiveler bu maç için, yarın kupayı kazanma şansımızı gerçeğe çevirmek istiyoruz.”
Taraftarların her takım için çok önemli olduğunu aktaran Jesus, kendileri için de yarın taraftar desteğinin çok önemli olacağını söyledi.
“GELECEĞİMLE İLGİLİ KARARI BAŞKANIMIZA SÖYLEDİM”
Jesus, yarın taraftarlarının kendilerini motive edeceğine inandığını belirterek, şunları kaydetti:
“Geleceğimle ilgili kararı ben Başkanımıza söyledim, kendisi biliyor ama bunu burada konuşmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Çünkü şu anda bir final öncesindeyiz. Buradaki önemli konu ben değilim, buradaki önemli konu final. Dolayısıyla maçı konuşmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü finaller her zaman çok güzeldir. En azından benim ülkemde, Portekiz’de maçlardan önce de hep bir kutlama havasında, bir şenlik havasında geçer. Dolayısıyla odağımızın bu olması gerektiğini düşünüyoruz.”
Ligin geride kaldığını ifade eden Jesus, “Ama yarın eğer kupayı kazanırsak kafamdaki fikir değişmeyecek. Türkiye Kupası’nı kazandıktan sonra bu sezonu kesin başarılı olarak değerlendirmem. Çünkü benim için başarılı sezon demek, 2 kupayı birden almak demek. Dolayısıyla sadece kupayı almak, kendimi başarılı görmeme yetmez.” şeklinde konuştu. (AA)
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’i kültür sanat kenti haline getirme vizyonuyla yürütülen çalışmalar hız kesmiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin organizatörlüğünde kentin kültürel değerlerini sanatçıların gözünden görmeyi amaçlayan “İzmir ve Kültürel Değerleri” resim yarışması sergisi açıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in katılımıyla kapılarını İzmirlilere açan ve 100 eserden oluşan sergi için İzmir Büyükşehir Belediyesi Konak Metro Sergi alanında etkinlik düzenlendi. Sergi 30 Temmuz’a kadar ziyaret edilebilecek.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Dairesi Başkanlığı, İZELMAN A.Ş. ve İzmir Suluboya Ressamları Derneği (yeni adıyla Uluslararası İzArtist Derneği) ile hazırlanan serginin açılışına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptün Soyer, İZELMAN A.Ş. Genel Müdürü Burak Alp Ersen, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, Dernek Başkanı Muzaffer Bektaş ve sanatçılar katıldı.
“DAHA İYİSİNİ BAŞARMAYA MUKTEDİRİZ”
Kentin kültürel değerleri için farkındalık yaratmak amacıyla düzenlenen ve kazanan yarışmacıların sertifika ve ödül aldığı törende konuşan Başkan Tunç Soyer, “Hayatta en çok ressamları kıskandım. Çünkü onların gönül penceresi hayata başka türlü bakıyor, onlar başka bir zenginlik taşıyorlar. Ne mutlu sizlere. Gördüğüm her resim olağanüstü güzel ve etkileyici. 2023 yılı maalesef çok büyük can ve mal kayıplarıyla başladı. Ama bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün evlatları olarak o büyük yıkımların yaşandığı 100 yıl öncesinde eğer bir cumhuriyet inşa edip çıkmışsak bugün de mutlaka daha iyisini başarmaya muktediriz. Hiç kimse enseyi karartmasın” ifadelerini kullandı.
Başkan Tunç Soyer’e teşekkürlerini sunan İzmir Suluboya Ressamları Derneği/ Uluslararası İzArtist Derneği Başkanı Muzaffer Bektaş ise, “Böylesi anlamlı bir projeye imza atılması, sanat ve sanatçıya destek vermeleri bizleri mutlu etti ve onurlandırdı” dedi.
DERECEYE GİRENLERE ÖDÜLLERİ TESLİM EDİLDİ
Yarışmanın jürisinde sanatçılar Bedri Karayağmurlar, Hasan Rastgeldi, Mete Sezgin, Turan Enginoğlu yer aldı. Baskı kategorisinde birinciliği Gülnaz Ertan, ikinciliği Mualla Gürle, üçüncülüğü Mehlika Korol, mansiyon ödülünü ise Busen Nijen Alparslan aldı. Suluboya kategorisinde birinci Hakan Güngör, ikinci Hatice Turhan, üçüncü ise Huriye Tamer oldu. Mansiyon ödülünü de Zekiye Erçin kazandı. Yağlıboya kategorisinin ise birincisi Zahit Yıldız, ikincisi Fatma Şehnaz Şimşek, üçüncüsü Şükran Ulucan oldu. Mansiyon ödülü de Birgül Ergün’e verildi. Sanatçılara ödüller Başkan Tunç Soyer, Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, İZELMAN A.Ş. Genel Müdürü Burak Alp Ersen ve Dernek Başkanı Muzaffer Bektaş tarafından verildi. (ANKA)
Trabzonspor Teknik Direktörü Nenad Bjelica, en iyi oyuncuları getirmeyi, bu takımla başarılar kazanmaya aç oyuncuları aralarına katmayı istediklerini bildirdi.
Bjelica, Trabzonspor dergisinde yer alan röportajında, Trabzon’a gelişinde sıcak karşılandığını aktararak, “Trabzon, Trabzonspor ve taraftarlarımız hakkında çok şey duydum. Hepsi de çok büyük, çok iddialı sözlerdi ama böylesine güzel bir karşılamayı ben de beklemiyordum. Ben de taraftarlarımızın ve kulübümüzün beklentilerine karşılık verebilmeyi umuyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Eskiden oyuncu, şimdi de antrenör olarak hayatının büyük bir bölümünü futbola adadığını vurgulayan Bjelica, gün içinde sadece antrenmanlarda değil, evdeyken de kendini işine ve futbola adadığını anlattı.
Bjelica, kariyer yolculuğuna ilişkin bilgi vererek, “24-25 yaşlarındayken dahi gelecekte antrenör olacağımı biliyordum. Çünkü bu işi çok seviyorum. Zaten bir şekilde çalıştığım tüm antrenörlerin saha içerisindeki sağ kolu olmuştum. Dolayısıyla oyunculuktan antrenörlüğe geçiş benim için çok özel ya da radikal bir değişim olmamıştı. Zaten futbol kariyerimin sonlarında içimdeki antrenörlük isteğinin bilincindeydim.” ifadelerini kullandı.
Babasının da eski bir futbolcu olduğunu dile getiren Bjelica, “Futbolculuk genlerim babamdan bana geçmiş. Annem ve babam çocukken beni çok desteklediler, kendi seçimimi, hoşuma giden şeyi yapmama izin verdiler ki bu da futbol oynamaktı. Futbolcu olmam için herhangi bir baskı yapmadılar. Aksine hoşuma ne gidiyorsa onu yapmamı istediler.” şeklinde görüş belirtti.
“BURADA BAŞARILI OLACAĞIMIZDAN ŞÜPHEM YOK”
Bjelica, Trabzonspor’a geliş sürecinin çok hızlı ve net şekilde geliştiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Beni istediklerini hissettirdiler. Ben de insanların beni istediği yerde çalışmayı tercih ederim. Ben de çok yarışmacı bir ligde mücadele eden, büyük bir Türk kulübü olan Trabzonspor’u tercih ettim. Benim için de hem ilginç hem de çok zor bir meydan okuma olacak ama benim hiçbir meydan okumadan korkum yok. Zor bir süreç yaşayan takımlarda daha önce çalışmıştım ve bıraktığım takımlar, her zaman aldığım durumdaki takımdan daha da iyi bir yerde olan takımlar oldu. O yüzden de burada başarılı olacağımızdan şüphem yok. Yalnızca biraz sabır göstermek gerekecek. Çünkü şu an yeni bir takım yaratıyoruz. Bu kulübün sahip olduğu potansiyel, taraftarları ve tarihini düşününce, hepimizin elimizden gelenin en iyisini vermek ve Trabzonspor’un geçen sezon gösterdiği başarıyı tekrar yakalaması için üzerimize düşeni yapmak zorunda olduğumuzu görüyoruz.”
Yüksek yoğunlukla, yoğun baskıyla oynamayı sevdiğinin altını çizen Bjelica, “Her zaman kazanmak için oynamayı severim. Hesap yapmam. Takımın ya da maçın gerekliliklerine yönelik adapte olmayı da bilen bir antrenörüm. Oyun disiplinine sahip, her zaman rakipten bir gol fazla atmayı amaçlayan, güzel bir oyun ortaya koymayı isterim.” ifadelerini kullandı.
“EN İYİ OYUNCULARI GETİRMEYİ İSTİYORUZ”
Bjelica, 6 ile 8 arasında yeni oyuncu transfer edeceklerini vurgulayarak, şu görüşlerini paylaştı:
“Üzerinde çalıştığımız plan bu. Gözlemcilerimiz, şef gözlemcimiz, kulüpteki herkes, başkanımız, antrenörlerimiz, analizcilerimiz, hepimiz bu konu üzerinde yoğun bir biçimde çalışıyoruz. Trabzonspor’a en iyi oyuncuları getirmeyi istiyoruz. Bu takımla başarılar kazanmaya aç oyuncuları aramıza katmak istiyoruz. Bu kulüp, bunu hak ediyor. Taraftarlar bunu hak ediyor. Maksimumu vermek zorundayız. Geçen seneki seviyeye çıkabilmek adına doğru oyuncuları getirebilmek planlarımız arasında.”
“İŞLER İYİ GİTMEDİĞİNDE ELEŞTİRİ NORMAL”
Uzun yıllar sonra şampiyon olan Trabzonspor taraftarlarının maçtan sonra şehirdeki kutlamalarını izlediğini anlatan Bjelica, şöyle devam etti:
“Trabzonspor taraftarları hakkında duyduklarımız hep harika şeyler oldu. Bir kulübün isteyeceği türden bir taraftar, her zaman destekleyen, iyi ve zor günlerde de takımının arkasında olan bir taraftar. İşler iyi gitmediğinde eleştirilerin de olması normal. Her yerde bu böyledir. Bizler saha içerisinde çıkardığımız işle, maçı kazanmak için elimizden gelenin en iyisini yapıp taraftarlarımıza duyduğumuz saygıyı göstermeliyiz. Bazen kazanamasak da eğer saha içinde her şeyimizi verdiysek taraftarlarımız da bunu görüp ödülünü vereceklerdir. Bu kulübün tarihi, taraftarları ve Trabzonspor’un Türk futbolunda temsil ettiği her şeyi düşündüğünüzde bu bizim bir zorunluluğumuz. En yüksek seviyede olan hedeflere ulaşabilmek için her gün, her antrenmanda kendimizi maksimum seviyede zorlamalı, profesyonel olmalı, konsantre olmalı ve disiplinli olmalıyız. Kupalar kazanmak, ligde en üst sıralarda olmak, kupayı kazanmak bizim ulaşmak istediğimiz hedeflerimiz arasında.”
Bjelica, şehirde ve takımda kendini çok rahat hissettiğini de belirterek, “Teknik ekibim ve oyuncularımla birlikte herkese, tüm taraftarlarımıza mutluluklar hediye edebilmeyi, diğer takımlarımda kazandığım başarıları burada da kazanmayı ve taraftarlarımızın futbolun, galibiyetlerimizin ve takımımızın başarısının tadını çıkarabilmelerini umuyorum.” ifadelerini kullandı. (AA)